Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla…
Popüler kültürün bireyleri kimilerine göre olumlu etkilediği düşünülüyor olsa bile genel olarak olumsuz etkilediği gerçeğini değiştirmez. Yapılan araştırmalarda ve anketlerde, kimlik karmaşasına sebep olurken milli ve manevi değerlerden uzaklaştırdığı ispatlanmıştır. Belli bir dönem geçerli olan ve hızla değişen değerler, üretim ve tüketim çılgınlığına itilen insanlar çoğu zaman psikolojik sorunlar yaşamaktadırlar.
Kültür dediğimiz etmen bir toplumun yaşam biçimi, geçmişten gelen yaşanmışlıkları, gelenekleridir. İnsanlık tarihi boyunca farklı milletler birbirlerinin kültürlerinden etkilenmiş ve kendilerine yakın yaşanmışlıkları kendi hayatlarına taşımışlardır. Birçok toplum kendini daha iyiye taşımak için bu etkilerin altında kalmışlardır. Özellikle son dönemlerde bu akım kendi etkisini her alanda hissettirmiştir. Bu da popüler kültür denen olgunun ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Popüler kültürün gelişmesine ve geniş kitlelere ulaşmasında medya çok önemli bir araç olmuştur. Sürekli değişen alışkanlıklar maalesef toplumlara ait bir kültürün oluşmasına engel olmuştur. Belli bir süre sonra bu akımın etkisinde kalan toplumların kendilerine ait bir kültürü olmayacaktır. Bireyler bir kimlik karmaşasına gireceklerdir. Hayatlar bir girdap gibi insanları içinde yok edip yutacaktır.
Popüler kültür, aşırı tüketimi, hızlı yaşamayı, haz peşinde koşmayı normalleştirir. İnsanları manevi değerlerden uzaklaştırıp maddi değerlere bağımlı hale getirir. Bu akımın etkisinde kalan bireyler özgürlüklerini kaybeder. Bu dayatıcı sistemin egemenliğine girmek zorunda kalır. Çoğu zaman bu çarkın dişlileri arasında eriyip gider. Kendisi olmaktan çıkar. Sürekli doymak bilmeyen nefsin arzuları peşinde koşar. Benimsemediği bu sistem tarafından kendisine dayatılan normları kendisi de benimsemeye başlar.
Sosyal medya, basın yayın araçları, ekranlar popüler kültürün yayılmasına ve insanları etkisi altına almakta büyük rol oynar. Özellikle sosyal medya ve teknoloji aracılığıyla bireylerin boş zamanlarını kontrol eder. Tüketim alışkanlıklarına yeni bir boyut kazandırıp kendisine göre şekillendirir. İnsanın en değerli nimeti olan zamanı malayani ile doldurur. Kültürel homojenleşmenin kapısını aralar.
Yani farklı toplumların yaşam tarzlarını, değer yargılarını ve tüketim alışkanlıklarını benimsemeye başlar. Popüler kültürün etkisinde kalan bireyler içinde bulundukları toplumun değer yargılarından uzaklaşıp ekranlarda gördükleri ile amel etmeye başlarlar. Bu da beraberinde kültür emperyalizmini getirir. Kendi değer yargılarından uzaklaşan, başka toplulukları taklit edipetkisinde kalan oluşumlar zamanla yok olmaya mahkumdurlar.
Popüler kültür ekran aracılığıyla süslenip insanlara servis edilir. O kadar etkili etmenleri vardır ki büyük kitleleri peşinden koşturabilecek güce sahiptir. Bu kültürün özellikleri içerisinde çabuk ve çok kullanım, giyimde, eğlencede, müzikte tek tipleştirme olguları vardır. Çoğu zaman ekranlarda tipleri bile estetikle birbirine benzeyen insanlara rastlamaktayız.
Aynı ürünler biçim ve görüntüleri değiştirilerek, reklam ve sloganlarla farklı şekillerde sunulmaya başlanmıştır. Birçok yiyecek içecek ve tatlılar ekranların yardımı ile insanlara görücüye çıkmış, çok kısa bir süre içerisinde popüler olmuştur. Çok zaman geçmeden popülerliği düşmüştür. Çünkü yerine farklı bir ambalajla yeni bir ürün gelmiştir.
Popüler kültürün dayatmalarından en önemlisi sürekli güncel olması ve yeni ürünleri tüketmeyi zorunlu hale getirmesidir. Eğer bu değişimi yakalamazsan toplum nezdinde kabul görmeme algısı oluşturulmuştur. Çoğu zaman bizler bu değişimleri takip etmekte zorlanmaktayız. Toplumları psikolojik olarak etkilemeye çalışan bu akım çok başarılı olmuştur. Bu akıma karşı olanlar bile çoğu zaman bunun bir dişlisi olmuştur. Fakat bunun farkında değillerdir. Kişinin alışkanlıklarını,zevklerini kısaca yaşam tarzını değiştirmiş ve çoğu zaman bireyler kendini tanımaz hale gelmiştir. “Bu ben değilim” iç sesi kulakları tırmalamaktadır.
Ekranlar ile servis edilen ürünler insanlara sunulurken bu ürüne sahip olunmazsa “alt sınıf insan sayılırsın, insanlar içerisinde itibarın olmaz”, “saygınlığınızı korumak için bu ürünlere sahip olmalısınız” algısı bireyler üzerinde oluşturulmuştur. Herkesin bir şekilde “en iyi, en kaliteli, en pahalı en güzeli, en başarılı, en mükemmeli, en temizi, en düzenli” olabilmesi için büyük birbaskı oluşturulmaktadır. “En” olamayanlar elde edemedikleri için depresyona girmektedirler.
Popüler kültürün etkisinde kalan toplumlar büyük bir tahribat ve yıkımla karşı karşıyadırlar.
Aile içerisinde olması gereken mahrumiyet popüler kültürün etkisi ile ortadan kalkmış durumdadır. Sosyal medya ile ilişkili olan ekranların yön verdiği hayatlar, “nereye gittiğiniz görülmeli”, “ne yediğiniz bilinmeli” zorunluluğuyla hareket ettirilmektedir. Şahsi seçimlerimize bile yabancılar yön verebilmektedir. Bu akımın etkisine kapılanlar toplum içerisinde fark edilme arzusu ve beğeni alma olgusu ile gözde olup sürekli gündemde kalmak için bu değişimleri takip etmektedirler.
Özgürce hareket etmek isteyen bireyler bile farkında olmadan popüler kültürün etkisi ile baskı altına alınmıştır. Göz önünde olup mahremiyetini kaybetmiştir. Popüler kültürün etkisinde kalan insanlar sürekli bir tüketim çılgınlığı içerisindedirler. Maddi bir tüketim ile beraber aynı zamanda kendilerini de tüketirler. Dünyaya geliş maksadından uzaklaşıp, sürekli malayani ile iştigal olurlar. Ekranların etkisi ile hızlı tüketen ve hızla tükenen insanlara dönüşürler. Bu öyle bir hastalıktır ki maddi olarak insanı tükettiği gibi manevi olarak da tüketmektedir. Bireyler arasındaki sevgi, dostluk, muhabbet gibi değerleri yok ederek bencil, birbirini çekemeyen, kıskançlık duyan bireylere dönüştürmektedir. Birçok akımın etkisi ile oradan oraya savrulmakta ve nihayetinde kendi öz değerlerinden uzaklaşmaktadır. Tedbir alınmadığı takdirde ileride sağlıklı toplumlar kalmayacaktır.
Vesselam…