Hamd âlemlerin Rabbine, salât ve selâm da O’nun pak Rasulüne olsun.
Toplumun banisi, minicik yavruların hamisi, insanlık meyvesinin ağacıdır anne…
Toplumun meyvesi, göz aydınlığı, geleceği ve umududur çocuk…
Gazze’de büyük bir soykırım, insanlık ayıbı, savaş suçu, barbarlık ve vahşet yaşanıyor. Adına ne derseniz deyin, israilin yaptığı bu işler, bu kötülüklerin en kötüsü olacaktır.
Gazze’de en çok kadınlar ve çocuklar hedef alınıyor. Savaş dediğiniz askerler arasında olur. Ancak ne yazık ki Gazze’de kadın ve çocuklar terör şebekesi israil tarafından vahşice katlediliyor.
Neden kadın ve çocuklar katlediliyor diye düşünmeyenimiz yoktur. Buna kendimizce birçok cevap vermişizdir. Bunun birçok sebebi var aslında. Maddeler halinde beyan etmeye çalışayım:
1. Dini nedenler: Yahudilik, dışarıya oldukça kapalı bir dindir. Yahudi bir anneden doğmayan kişiler asla Yahudi olamazlar. Babanızın Yahudi olması da yetmez zira babanızın gerçek babanız olduğundan emin olamazsınız ama anneniz gerçekten sizin annenizdir. Onun karnında büyümüş ve o anneden dünyaya gelmişsinizdir. Peki, bunun Gazzeli çocuklarla ne ilgisi var?” diyebilirsiniz.
Muharref Yahudi inancına göre yahudiler dışındaki tüm insanlar, Yahudilere hizmet için yaratılmışlardır. Onların mertebesi “goy”dur. Ve bu hizmetçi insanlar, Yahudilerin gelişmesi, ilerlemesi ve zenginleşmesi için her şekilde kullanılabilir.
Tahrif edilmiş Tevrat’taki bazı ayetler Filistin’de neden çocuk ve kadınların katledildiğinin açıklaması olabilir.
“Yaşlıyı, genci, genç kızı, kadını, çocukları öldürün.” (Hezekiel, 6 )
“Musa savaştan dönen ordu komutanlarına, binbaşılara-yüzbaşılara öfkelendi. Onlara ‘Bütün kadınları sağ mı bıraktınız!’ diye çıkıştı.” (Çölde Sayım, 31: 14-15)
Netanyahu’nun dile getirdiği Yeşaya kehaneti de onların tahrif edilmiş kitaplarının ayetlerinden:
“Yakalananın bedeni delik deşik edilecek, ele geçen kılıçtan geçirilecek. Yavruları gözleri önünde parçalanacak, evleri yağmalanacak, kadınlarının ırzına geçilecek... Oklarıyla gençleri parçalayacak, bebeklere acımayacak, çocukları esirgemeyecekler.”(Yeşeya 13: 15-18)
Öbürlerine, "Kent boyunca onu izleyin ve kimseye acımadan, kimseyi esirgemeden öldürün" dediğini duydum. "Yaşlıyı, genci, genç kızı, kadını, çocukları öldürün." (Hezekiel, 13: 5-6)
Bozulmuş dinlerinden, tahrif edilmiş kitaplarından aldıkları etki ile kadınları ve çocukları katlediyorlar ve buna ‘ibadet’ diyorlar. Bu bir sebep… Ancak sebebin de sebebi var. Neden binlerce yıl öncesinden kendileri dışındaki toplumların özellikle kadın ve çocuklarını katletmeye yönelik ayetler uydurup kitaplarına koymuş olabilirler?
2. Annenin gücü, çocuğun bereketi: Çoğu kimse israilin zayıflara –kadın ve çocuklara- saldırarak mücahitlerin gücünü kırmaya çalıştığını düşünüyor. Bu kısmen doğrudur ancak başka bir açıdan bakarsak bunun belki de daha doğru olduğunu görürüz.
Siyonistler annenin gücünün farkındalar. Anneler hem güçlüdür hem de toplumu eğitir. Bugün israile kafa tutan mücahitlerin hemen hepsini bir anne yetiştirmiştir. Annesi olmayıp da komutanı tarafından yetiştirilenlerin de gücü muhakkak bir anneye dayanıyordur.
Anne eğitimcidir, hem türlü türlü ürünler veren bir tarla, güzel yemişler veren bir ağaçtır. İşte Siyonistler bu toprağı etkisiz hale getirmeyi, bu ağacı kökünden sökmeyi amaçlamaktadır. Dahası onlar bu ağaçtan (anneden) o kadar korkmuşlar ki, öldürdükten sonra bile sanki yeniden dirilmesinden, bir ağaç gibi dal budak salmasından korkar gibi cesetlerine bile zulmetmektedirler.
Çocuk ise gelecektir, umuttur. Düşünelim bir, Filistin’de çocuk sayısı az olsaydı bu dava bugünlere gelebilir miydi? Dünün küçükleri bugünün mücahitleri oldu. Bugünün küçükleri de yarının mücahitleri olacaklar inşâallah. Bugünün küçük kızları yarının anneleri, bugünün bebekleri de yarının gençleri olacaklar. İsrail bundan elbette korkar ve ilk iş olarak kadınlara ve çocuklara saldırır.
3. Kadın toplumun, çocuk evin süsüdür. Bir düşünün kadınlar olmasaydı dünya nasıl bir yer olurdu? Renksiz, sessiz, durgun… Kadın, hayatın desinatörüdür. Hayatı nakış nakış işler, desen desen süsler. Kadını toplumdan çıkardığınız zaman hayatın rengi solar. Çocuğu evden çıkardığınız, ortadan kaldırdığınız zaman evin neşesi kaçar.Zalimler, kadınları ve çocukları yok ederek Müslümanların şevkini kırmayı hedefliyorlar. İçi hüzünle dolan, tepesinde kapkara bulutlar dolanan bir toplum asla huzura kavuşamaz.
Ancak Siyonistlerin bilmediği bir şey var: İman eden insan kâinata meydan okuyabilir. Mümin kimse, Allah yolunda çektiği bütün çileleri muhabbetle karşılar ve İbrahim aleyhisselam misali ateşe dahi atılsa, o ateş ona gül bahçesi olur.
Rabbimiz! Filistin’de ve dünyanın her yerindeki mazlumları zulümden kurtar. Gariplerin yüzünü güldür, zalimlerin gücünü kır.
Allah’ım, Gazze’deki anneler, çocuklar, şehitler hürmetine bu ümmete vahdet nasip eyle. Hepimizi tek bir saf halinde küfre karşı koyanlardan eyle.
Allah’ım, bizleri Filistin davasında kaybedenlerden eyleme. Eliyle, diliyle, malıyla, canıyla bu dava için çalışıp çabalayanlardan eyle.
Bütün güzel dualarınızla birlikte âmîn…