Allah Teâlâ’ya sonsuz hamd; Muhammed Mustafa’ya sonsuz salât ile…
Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun kıymetli okurlar! Mübarek Ramazan bayramı akabinde yeniden sizlerleyiz elhamdülillah. Rabbimiz, hayırlarla karşınıza çıkmayı; hayrı yazıp güzellikler sunmayı nasip ve müyesser eylesin…
[ap_dropcaps style=”ap-normal”]B[/ap_dropcaps]izler bu ay –maalesef- gittikçe yozlaşan, israf bataklığına giren düğünlerimizi masaya yatırmayı elzem gördük. Şüphe yok ki; bu bataklıktan çıkmak, düğünlerimizi değerlerimize uygun bir hale getirmek, en başta masraf düşüncesiyle evlenemeyen gençliğe büyük katkı sağlayacaktır. O halde önce niyetleri düzeltelim, diyoruz!
Öyle ya; evlilik sünnet, düğün bu sünneti uygulayan çiftin izdivacını tam olarak duyurma ve nihayete kavuşturmadır. Bunun aksi başka amaçlara; gösterişe, israfa, İslam düşmanlarının oyunlarına malzeme olup İslami hassasiyetleri ötelemeye götürür.
Düğünlerimizin davet noktasında çok önemli bir yerde durduğunu tekrar hatırlatmakta fayda gördük. Düğünlerimizin, toplumdaki zorlaştırıcı düğünleri değiştirmeye götürecek davet aracı olduğunu hatırlatmak istedik ki; bu niyet bile insanı israftan ve nefsi birçok şeyden alıkoyacaktır inşallah.
İnsanoğlunun böbürlenmesine neden olan dünya malına olan sevgi ve bağlılığının, bugün en çok düğünlerimizde kendini göstermekte olduğu hakikatine binaen ve evliliğin haramlardan sığınılan bir kale olduğunun altını çizerek diyoruz ki:
Normal hayatın içerisinde, yabancı erkeklere karşı sesiyle dahi mesafeli olması gereken kadın, evlenirken de o süslendiği gelinlikle erkeklerin içerisine çıkamaz. Rabbi buna razı olmaz. Hayâ perdesini her daim her alanda kendisi ile beraber taşımalıdır. Kocasına açtığı o perdeyi başka erkeklere karşı açmamalıdır. Bu kaleye düğün merasimi ile sığınan eşler, düğün merasimlerini Allah’ın razı olacağı bir biçimde yapmalıdır. İlkeli bir duruş sergilemeli, kadın erkek arasındaki mesafelerin korunabileceği bir ortam oluşturmalı, gelinin tesettürünün muhafazası sağlanmalıdır.
Değerli kardeşler, bu ay başyazımızda da giyimimizin, İslami şahsiyetimizin bir göstergesi olması gerektiğini vurguladık.
Öte yandan gündeme, kadına ve aileye dair birçok konu ile yine dopdolu bir dergiyle sizlerleyiz.
Malumunuz tatil ayındayız. Hem bizler hem de –özellikle- çocuklarımız adına fırsatlar kollamanın tam zamanı, öyle değil mi? Hele de camileri dolduran çocukların o cıvıltılarını düşündükçe, heyecanlanmamak mümkün olmuyor gerçekten de. Çocuklarımız camilerde, gençlerimiz ilim/irfan kamplarında, bizler verimli gezi ve faaliyetlerde; dopdolu, eğlenceli ve güzel bir giriş yapalım tatile, ne dersiniz?
Rabbimiz; her ne söylersek ve her ne yaparsak, rızası dâhilinde söyleyip/edenlerden eylesin her birimizi. Selametle kalınız…
Editör | Nisanur Dergisi | 80. Sayı | Temmuz 2018
Yorum yap